Diderot Etkisi
Z
Diderot Etkisi
Z
https://www.zdergisi.istanbul/makale/diderot-etkisi-469
Fransız filozof Denis Diderot (1713- 1784), hayatının büyük bölümününde yoksulluk içinde yaşadı. Fakat 1765’te devran döndü. 52 yaşında olan Diderot, kızını evlendirmek üzereydi ve düğün masraflarını karşılayamayacak kadar maddî sıkıntı yaşıyordu. O dönemin en kapsamlı ansiklopedilerinden birisi olan Encyclopédie’nin kurucu ve yazarlarından olan Diderot hayatının akışını değiştirecek bir teklifle karşılaştı: Rusya İmparatoriçesi Büyük Catherine, kütüphanesine talip olmuştu. Kütüphanesini o zaman için yüklü bir miktar olan 1000 Pound karşılığında satan Diderot, kızını evlendirdi ve kendisine küçük bir ödül olarak kırmızı bir sabahlık aldı. 1769’a bu kırmızı sabahlığın nelere yol açtığını anlatan bir hikaye yayınlayan Diderot’tan öğrendiğimize göre, bir tuhaflıklıklar zinciri başlamıştı. Diderot’nun aldığı kırmızı sabahlık, olağanüstü güzeldi ve mevcut eşya düzeni içinde bu güzelliği ile çok sırıtıyordu. Evin genel havası bozulmuş ve her şey gözüne batar hale gelmişti. Bu rahatsız edici duygunun üstesinden gelmek için eşyasını kırmızı sabahlığına uyum gösterecek şekilde değiştirmeye başladı. Yeni bir duvar halısı, yeni tablolar, yeni sandalye, gardırop, ayna, çalışma masası, saat... Kısa zaman içinde ev tamamen değişmiş ve yenilenmişti.
Fakat Diderot eski sabahlığı ile olduğu kadar huzurlu ve mutlu değildi. Bu durumu “Eski sabahlığımın mutlak efendisiydim, yenisinin kölesi oldum” diye açıklar.
1988’de antropolog Grant McCracken, bütünlük arzusunun aldığımız şeyleri nasıl şekillendirdiğini tanımlamak, yeni şey edinmenin genellikle daha fazla yeni şey edinmemizi tetikleyen bir tüketim sarmalı oluşturduğunu anlatmak için “Diderot etkisi” terimini kullanmıştır.