At Fotoğraflarından Sinemanın Doğuşu
Murat Gür
At Fotoğraflarından Sinemanın Doğuşu
Murat Gür
https://www.zdergisi.istanbul/makale/at-fotograflarindan-sinemanin-dogusu-238
XIX. yüzyılın son çeyreğine gelindiğinde, tırıs giden ve dört nala koşan bir atın bütün ayaklarının yerden kesildiği anın görüntülenebilmesi henüz mümkün değildir.Kaliforniya vâlisi (daha sonra Stanford Üniversitesinin kurucusu) Leland Stanford’a âit demir yolu şirketi Union Pasific Railroad’un fotoğrafçısı olarak uzun süre Amerika’da çekimler yapan, doğa hârikası Yosemite vâdîsinin fotoğraflarıyla ünlenen ve fotoğraf banyosu konusunda iki patenti bulunan İngiliz fotoğrafçı Eadweard Muybridge , 1870’lerin başında hızlı anları dondurabilecek bir teknik üzerine çalışmaktadır.
Yarış atları olan vâli Stanford, Muybridge’den koşan atların titrememiş fotoğraflarını talep eder. Demiryolu mühendisi John Isaac’tan da yardım alan Muybridge, çalıştığı tekniği at fotoğraflarına uygulamak üzere bir düzenek hazırlar ve denemelere girişir. Nihâyet 1878’de, 2/1000 sâniyelik enstantane hızlarında fotoğraf çekebilen, bir batarya sistemine bağlı 12-24 kamera ile, tırıs giden ve dört nala koşan bir atın dört ayağının da yerden kesildiği anı görüntülemeyi başarır.
Bu sâyede hareketli fotoğrafın yolu açılmış olur. Muybridge’in insan ve hayvanların hareketleri sırasında vücutlarının aldığı formları ve hareketin aşamalarını fotoğraf aracılığıyla gözler önüne seren çalışmaları dünyâda yankı bulur. Fotoğrafçı, Amerika ve Avrupa seyahatlerinde bu konuda seminerler verir ve tecrübelerini insanlarla paylaşır.
Muybridge, 1884-1887 yılları arasında Pennsylvania Üniversitesi himâyesinde devam ettiği çalışmalarını 1887’de Animal Locomotion: An Electro-Photograp hic Investigation of Consecutive Phases of Animal Movements adıyla kitaplaştırır. Hem sanat hem bilim alanında, hareketin tanımı ve incelenmesi ile yeni bir dönemin, “hız çağı”nın kapısı aralanır.
Muybridge’in hazırladığı ve Zoopraxiscope adını verdiği cihaz ilk defa 1893 Chicago Fuarı’nda sergilenir. Cihaz, hareketli bir konuya âit peşpeşe çekilmiş fotoğrafların yan yana basıldığı bir disk ve bu diski arkadan aydınlatan bir ışık sisteminden ibârettir. Karanlık ortamda disk döndürüldüğünde perdeye hareketli görüntü yansımaktadır. Heyecan yaratan ve çok beğenilen Zoopraxiscope, sinema makinesinin atası olarak kayıtlara geçer.
Hayaller Nehri: Eadweard Muybridge ve Teknolojik Vahşi Batı adlı eserinde Muybridge’in hayâtını yazan Rebecca Solnit onun için şöyle demiştir: “Sâniyeyi parçaladı ve atomu parçalamış kadar etkili oldu.”