Yarış Atlarının Sağlığı
Introtema
Yarış Atlarının Sağlığı
Introtema
https://www.zdergisi.istanbul/makale/yaris-atlarinin-sagligi-314
İki yaşındaki atların iskelet sistemi henüz gelişimini tamamlamamıştır ve yarış dünyâsının ağır çalışma koşullarına ve stresine dayanıklı değildir. Yaralanma riskleri vardır. Fakat pek çok at sâhibi atı iki yaşına gelince eğitime başlatır.
Eğitim sürecinde atlar günün büyük bir kısmını birbirlerinden ayrı bir şekilde ahırlarda kapalı olarak geçirirler. Atları ahırda bağlı tutmak, yüksek performans gerektiren eğitim ve beslenme şekli için en uygun yöntemdir. Hem böylece eğitim yerine yakın bir yerde konaklayarak her gün yolculuk edilmemiş olur. Fakat sosyal hayattan mahrum kalan ve kötü etkilenen atlar, çitleri ya da diğer sâbit objeleri ısırmak, homurdanmak ya da kendini sakatlamak gibi davranışlar geliştirir.
Eğitim sürecinde otlamak yerine yoğun olarak tahılla beslenen atlarda ülser görülür. Bir araştırmada, yarış atlarının %89’unun eğitimin başlangıcından 8 hafta sonra derin ve kanayan ülserlerinin olduğu tespit edilmiştir. Eğitim ve yarış sürecinde her yaştan at, tendon ve bağ doku yırtığı, eklem çıkığı ve kemik kırığı gibi sakatlanmalar yaşar. Bunların teşhîsi her zaman kolay değildir ve bir sonraki antrenman veya yarışta hasarın geri dönüşsüz hâle gelmesi söz konusudur. Bazı veteriner ve antrenörler ağrısı yüzünden yarışamayacak hasarlı atları ağrı dindiricilerle yarıştırmaya devam etmekte, bu durum iyileşme ihtimâlini ortadan kaldırmaktadır.
Yarış sürecinde aşırı zorlanan atların soluk borularında ve akciğerlerinde kanamalar olur. Melbourne Üniversitesi tarafından yürütülen bir çalışma, yarış atlarının %50’sinin soluk borusunda ve %90’ının akciğerlerinde kanama olduğunu tespit etmiştir. Her 22 yarıştan birinde bir atın yarışı bitiremeyecek derecede hasar gördüğü ve Kuzey Amerika’da her gün üç saf kanın yarış sakatlıkları yüzünden öldüğü hesaplanmıştır. Araştırmalar, kaybetmiş ya da emekliye ayrılmış atların yarıştırıldığı engelli koşuların normal yarışlardan %20 daha fazla ölüm riski taşıdığını ortaya koymaktadır. Engelli koşunun süresi diğer yarıştan daha uzun tutulmakta, jokeyler daha ağır olmaktadır. Yorgun atların düşme, kendilerini ve jokeyleri sakatlama riski daha fazladır.
Yarış atlarının gelişimini hızlandırmak, solunum kapasitesini yükseltmek, hızını ve performansını arttırmak, acılarını dindirmek, heyecânını yatıştırmak için kullanılan bâzı ilâçların yasaklı olması dopingin önüne tam olarak geçememektedir. Bir at bacağını ya da omzunu kırdığı zaman, kemiğinin parçalara ayrılma ihtimâli çok yüksektir. Cerrâhî uygun bir çözüm olmadığında hayatlarına son verilir. Sakatlanan bir yarış atını tekrar sağlığına kavuşturmak zaman ve para ister. Yaralı atların zâtürre gibi enfeksiyonlara açık hâle gelmesi de ekonomik açıdan zarardır. Yarış atlarının yaklaşık %40’ı hastalık ya da düşük performans sebebiyle endüstri dışı kalmaktadır.
Tekrar yarışma ve kazanç sağlama ihtimâli düşük atlara masraf yapmak istemeyen at sâhipleri onları haralara veya çayırlara geri götürmek yerine satar veya kesime gönderir. Bir kısmı at eti yenen ülkelere gitmekte, bir kısmı da köpek maması veya tutkal yapımında kullanılmaktadır. Uzun süren taşıma günleri bu atların bir kısmını gıdâsızlığa veya travmalara mahkûm eder.